Donmuş gıdalar zehirlenmelere sebebiyet verebilir 

Isparta’da beslenme ve diyet uzmanı olan Ebru Erkalan, donmuş gıdaların içerdiği katkı maddeleri ve ürünlerin saklama koşulları bozulduğunda oluşabilecek riskleri anlattı.

Donmuş ürünlerin çözülmesiyle birlikte mikroorganizmaların aktif hale gelerek, çoğalabileceğinden bahseden Erkalan, bu durumun gıda zehirlenmesi riskini artırdığını açıkladı. Donmuş gıdaların uzun süre bozulmadan saklanabilmeleri için katkı madde ve koruyucular içerdiğini anlatan Erkalan, açıklamasında; “Donmuş gıdalar genellikle uzun süre bozulmadan saklanabilmeleri için katkı maddeleri ve koruyucular içerebilir. Bu maddeler, gıdanın raf ömrünü uzatmayı, lezzetini korumayı ve mikrobiyal bozulmayı önlemeyi amaçlar. Ancak bu tür maddelerin sağlık üzerindeki etkileri, kullanılan katkı maddesinin türüne, miktarına ve kişinin genel beslenme düzenine bağlıdır. Katkı maddelerinin uzun vadede kanser, kalp hastalığı veya hormonal dengesizliklerle ilişkilendirilebileceğine dair bazı araştırmalar bulunmaktadır. Ancak bu risk genellikle yüksek miktarda tüketimle ilişkilendirilir. Bazı kişiler katkı maddelerine karşı hassasiyet gösterebilir ve alerji, migren veya mide rahatsızlıkları yaşayabilir. Katkı maddesi içermeyen donmuş gıdalarda, çözülme ve yeniden donma işlemleri sırasında mikrobiyal kontaminasyon riski daha yüksektir. Donmuş gıdalar genellikle hasat edildikten hemen sonra, taze hallerindeyken dondurulur. Bu süreçte besin değerleri (vitaminler ve mineraller) büyük ölçüde korunur. Dondurma işlemi, bakterilerin ve mikroorganizmaların büyümesini durdurur, bu da gıdaların güvenliğini artırır. C vitamini ve B vitaminleri gibi suda çözünen vitaminlerin bir kısmını azaltabilir. Taze gıdalar, mevsiminde ve doğru şekilde tüketildiğinde genellikle en yüksek besin değerine sahiptir. Donmuş gıdalar, besin değerlerinin büyük bir kısmını korur ve taze gıdalara bir alternatiftir. Besin kayıpları minimaldir ve pratiklik açısından avantaj sunar. Dengeli bir diyet için taze ve donmuş gıdaları bir arada kullanabilirsiniz. Önemli olan, bu gıdaların doğru saklanması ve hazırlanmasıdır. Donmuş ürünlerin çözülmesiyle birlikte mikroorganizmalar (bakteriler, virüsler, küf ve mayalar) aktif hale gelir ve hızla çoğalabilir. Bu durum gıda zehirlenmesi riskini artırır. Çözülmüş bir ürün tekrar dondurulduğunda bakteriler üreyebilir ve toksin üretebilir. Bu toksinler, pişirme sırasında yok edilemeyebilir. Bu sebeple gıda zehirlenmesine sebebiyet verebilir. Çözülüp yeniden donan gıdalarda vitamin ve mineral kaybı yaşanabilir” şeklinde konuştu. 

Ebru Erkalan, tüketicilerin donmuş gıda ürünleri satın alırken kalori, protein, karbonhidrat ve yağ içeriğinin kontrol edilmesi gerektiğini söyledi. Erkalan, açıklamasında; “İçerik listesindeki maddeler basit ve anlaşılır olmalıdır. Daha az işlenmiş ve doğal içeriklere sahip ürünleri tercih edin. Ürünün kalori, protein, karbonhidrat ve yağ içeriğini kontrol edin. Tüketim amacınıza uygun ürünler seçin. Donmuş ürünlerde tuz, şeker, tatlandırıcı, doymuş yağ içeriği yüksek olabilir. Düşük olanlar tercih edilmelidir. Tüketiciler, donmuş gıda satın alırken etiket bilgilerini dikkatlice okuyarak hem beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilir hem de olası sağlık risklerini en aza indirebilir. Daha az işlenmiş, doğal içerikli ve düşük tuz-şeker-yağ oranlarına sahip ürünleri tercih ederek daha sağlıklı seçimler yapabilirsiniz Donmuş gıdalar genellikle uzun süre bozulmadan saklanabilmeleri için katkı maddeleri ve koruyucular içerebilir. Bu maddeler, gıdanın raf ömrünü uzatmayı, lezzetini korumayı ve mikrobiyal bozulmayı önlemeyi amaçlar. Ancak bu tür maddelerin sağlık üzerindeki etkileri, kullanılan katkı maddesinin türüne, miktarına ve kişinin genel beslenme düzenine bağlıdır. Katkı maddelerinin uzun vadede kanser, kalp hastalığı veya hormonal dengesizliklerle ilişkilendirilebileceğine dair bazı araştırmalar bulunmaktadır. Ancak bu risk genellikle yüksek miktarda tüketimle ilişkilendirilir. Bazı kişiler katkı maddelerine karşı hassasiyet gösterebilir ve alerji, migren veya mide rahatsızlıkları yaşayabilir. Katkı maddesi içermeyen donmuş gıdalarda, çözülme ve yeniden donma işlemleri sırasında mikrobiyal kontaminasyon riski daha yüksektir” dedi.